Kafamız kızınca buraya göçer gibi yapıyoruz, sonrası uzun bir boşluk. Acaba bir sonraki başarısız göç girişimimiz ne zaman?

Gençler Galatasaray Lisesi'nde de susmuyor. Bugünden: "Tevfik Fikret'in öğrencileri susar mı sandınız?"

Latin Amerika edebiyatının en büyük yazarlarından Mario Vargas Llosa'yı kaybettik. Bu videoda Llosa edebiyatın toplumsal rolüne dair çok önemli bir noktaya değiniyor: "İyi edebiyat eserleri okuduğunuzda, olduğu hâliyle dünyaya daha eleştirel bir gözle bakmaya başlarsınız."

Kılıçdaroğlu'nun seçimleri kaybettikten bir hafta sonra çıkıp "Yüreği varsa neden şimdi seçim yapmıyor" demesi ara ara aklıma geliyor. Her seferi "ne acayip bir şeydi o ya" deyip bir süre uzaklara dalıyorum.

Özür dileyerek gündem dışı bir duyuru: akademiFR online Fransızca derslerimizin yeni dönemi 19 Mayıs haftasında başlıyor. akademiFR’de Fransızcaya sıfırdan da başlayabilirsiniz, kaldığınız yerden devam da edebilirsiniz. Konuyla ilgili bana direkt [email protected] adresimden ulaşabilirsiniz.

"Etkileşim alan tweetlerin altına yorumlarla dadanın" diye talimat mı gitti ne oldu, bugün fazla etkileşim alan tweetimin altı tek tornadan çıkmış gibi görünen, anonim, 4-5 takipçili onlarca hesabın zekasız menşınlarıyla doldu.

"Eğer bu yoldan dönersek bize aşk olsun. Eğer siz dönerseniz size de aşk olsun." Kaynak: Elif Ilgaz

Anayasal hakkını kullandığı için tutuklanmış gençlerin tahliye olmasına -haklı olarak- seviniyoruz, standartlarımız aşırı düştü ama düzelteceğiz.

Geçtiğimiz günlerde Louisiana Channel'da Zülfü Livaneli'nin bir söyleşisi yayınlandı. Bugün de maalesef ağır örneklerini yaşadığımız haksızlıkların, hukuksuzlukların karşısında sanatın birleştirici gücünü bir kez daha kavrıyoruz. Ve yine maalesef 50 senede pek de yol kat edemediğimizi görüyoruz.

Mahir Polat ev hapsi ile tahliye. Beraat ettiğini de göreceğiz.

Bir gram vicdan kırıntısı kaldıysa vazgeçin bu aile tacizinden, boş dosyayı hile ile hurda ile doldurma çabanızdan.

Ne siyasi davası, bağımsız mahkemeler tarafsız bir şekilde kararını verecek. (5 dakika sonra) Daha durun bunlar ne ki, neler çıkacak neler.

Bu artık başka bir seviye. Görüntüyü kurtarmayı bile boş vermiş saf kötülüğün yapabileceği bir şey.

CHP'de kılıçlar çekildi, şöyle bölünüyorlar, böyle mahvoldular diye sabah akşam haber yapıyorsun, tartışma programlarında koca koca insanları propagandana alet ediyorsun, nihayetinde sonuç ekteki gibi oluyor. Yandaş medyanın kağıttan kaplan olduğunu bir kez daha görmüş olduk böylece.

Berkay'ın parti meclisi listesinde olması çok şık bir hareket, umarım devamı gelir.

Avrupa medyası için hâlâ "sen neler yaptın ya akıllı bıdık" konumundayız. Çünkü Binbir Gece Masalları haberciliği "sıkıcı gerçeklerden" daha fazla satıyor.

Bu mecra ceza yasasından muaf değil mi, sonra sakatlık çıkmasın.

299 genç hala cezaevinde.

Beyin başlangıçta yeterince uyaran alamayınca "hadi niye akmıyor burası" diye düşündürtüyor ama zihin sağlığımız için böylesi kesinlikle daha iyi.

Bir süre önce Kant felsefesine giriş için şöyle iki video hazırlamıştım, hafta sonu izleyecek bir şeyler arayanlar göz atabilir: Bağlam ve ahlak felsefesi: youtu.be/sxOkF2HmoA8?... Bilgi felsefesi: youtu.be/RdagfjmYIMA?...

1 Ocak 2024: Aylardır uğraştığım işi bitirdim: kütüphanemi dijitalleştirdim. Evimde bulunan neredeyse tüm kitaplar; yorumları, puanları ve detaylarıyla artık web sitemde. Yazara, ülkeye göre filtreleyebilir ve arayabilirsiniz. Umarım faydalı olur. ❤️ www.eylulgormus.com

86 milyon insanımıza, gençlerimize, kadınlara, emekçilere, işsizlere, emeklilere, sanatçılara milletimizle hatırlatıyoruz: Korkma! Gaflet, dalalet içinde olanlardan korkma! MİLLET BÜYÜKTÜR!

Başta künyesiz haber mecraları olmak üzere takipçi avcısı hesapların çoğunu teker teker engelledim. Bir ferahlama geldi.

Genel kanıya aykırı fikir beyanı: Buradaki toplu engelleme listeleri hoşuma gitmedi. Kimi engelleyeceğime kendim karar vermek isterim, bu hakkımı her kim olursa olsun bir başkasına devretmek istemem.

Böyle yedekli ilerlemek çok iyi oldu. Twitter yasaklandı, şak BlueSky. Burası da yasaklandı şak Instagram.

Buralarda en ufak bir geyikte suçluluk duygusu çöküyor insanın omzuna. Özgürce hep birlikte güleceğimiz günler de gelecek.

Asıl konumuza dönersek: İmamoğlu'nu serbest bırakın. Mahir Polat'ı ve arkadaşlarını serbest bırakın. Gençleri serbest bırakın.

Demin buranın ilk atışmasını da gördüm, noluyor arkadaşlar biz yapmazdık böyle şeyler, ne oldu bize.

Akışı boş bırakmayalım, herkes elinden geldiğince, herkese ihtiyacı kadar gönderi.

Twitter'da paylaşmadığım bir videoyu paylaşayım madem buraya toplandık. Rousseau, Toplum Sözleşmesi'nde "Otorite ve özgürlük nasıl birbiriyle bağdaşır" diye soruyor ve çözümü "genel iradede" buluyor. Henri Guillemen'in anlatımıyla. (Video düzgün eklendi mi hiçbir fikrim yok.)

Birkaç gündür burası da bayağı bir canlandı, hadi hayırlısı.

X'te akış iyice TikTok'a dönmüştü, son süreçle birlikte gayet düzeldi. Şimdi de sansür meselesi çıktı başımıza, bu X'le yürümeyecek belli ki.

Instagram daha günlük/kişisel, Twitter daha politik/toplumsal yöne doğru evrildi. Bakalım burayı neye dönüştüreceğiz, ilginç bir sosyal deney.

Gerekirse yeni bir sosyal medya düzeni kurulur, ben de orada yerimi alırım ✍️