chomsky ya da çok yaşamanın zararları…

partizan dedemin yugoslavya’dan kalan 80 küsür yıllık tarağı. saçıma değdikçe ben de partizanlaşırım.

hayatımda en güzel işkembe çorbasını paris-strasbourg st.denis'de mardin soupe'da içtim. dünya mucizelerle dolu.

avrupa’nın bim’i lidl kruvasan esanslı parfüm çıkarttı. şunu alıp fırın ustaları gibi gezme vaktidir.

sağcılığı eleştirmenin suç olduğu bir iklimde kürt sorununu çözecekler(miş).

çatlayacak kadar aşkî

babamın dağıtırken yakalanıp 3 ay tartaklanacağı gözaltı sürecine yol açan halkın yolu dergisi’nin fevkalade bir nüshası: oldies but goldies…

erdoğan’ın hayalini süsleyen türkiye: putin 2024 seçimlerinden önce kendisine rakip başkan adaylarını kremlin’de kabul ederken.

yeni ev, yeni manzara 🤡

fahrettin altun'un oğlu ali erdem altun'un vesaireye yazılardan daha ilginç olan bi makalesi var. bi novella üzerinden viktorya döneminde kuir kimliğin vampir imgesiyle canavarlaştırılmasını, heteronormatif yargılarla hizaya çekilmesini eleştirel bir tonla araştırmış dergipark.org.tr/tr/pub/huefd...

“silgiler silerken silinirler de”

“allah’ın korkağı… allah’ın korkağı”

sokak. acilen, kesintisiz sokak eylemleri.

pet şişelerle kasabalarına gelen yangına karşı yaşamkarını savunmaya çalışan insanlar: iktidarın türkiye yüzyılı.bir halkın yaşamın her alanında bu kadar umutsuz bırakılıp,bu denli hakir görülmesi, yoksullaştırılıp, çaresizleştirilmesi zor görülmüştür.

erdoğan'ı çoktan geçtim de vekilleri dahi hafiften kontra sorulara dellenecek histeriye erişmiş, sağlıksız, kendi haklılığına meftun, hatasının ima edilmesine bile celallenen, uçurumdan düşerken yanında bizi de götürmeye çalışan bir kadro.

“bir düş gördüm geçenlerde görmez olsaydım ah olsaydım içime şeytan girdi sandım keşke hiç uyumasaydım”

london, haziran 2025

“sınıf mücadelesi olmadan çevrecilik sadece bahçıvanlıktır.”

kadıköy’de haklı bir soru

bir üniversite işgali, istek değil ihtiyaç.

türkiye'deki stres ve nefret ortamında sorumluluğu iktidar sahiplerine ve onların yıkıcı politikalarına değil, insanların birbirini yemesi gibi tarifsiz, apolitik bir doğal hale çıkaran herkes bu kısır döngünün en büyük destekçisi.

"her mili bahride, her kilometrede dostum ve düşmanım var. dostlar ki bir kere bile selamlaşmadık aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz. ve düşmanlar ki kanıma susamışlar kanlarına susamışım. benim kuvvetim : bu büyük dünyada yalnız olmamaklığımdır."

leyla halid/ greta thunberg. iki devrimci kadın, tek büyük mesele: filistin.

öğrenciler tutsak, gazeteciler ve avukatlar yıllardır hapiste, ekonomi iğdiş edilmiş, ülkenin birinci partisini kapatacaklarını alenen ilan edebiliyor ve bizden bir bayram havası içinde susmamızı bekliyorlar.

gezi dönümü kutlu olsun…

13 mayıs 2014, soma. hesabını soramadığımız ne çok şey birikmiş.

“la théorie de la jeune fille” (gençkız teorisi), fransa menşeili Tiqqun kolektifinin en esaslı metinlerinden biri. burada isimleştirilen “genç kız”kadın düşmanı,cinsiyetçi bir ifadeyi değil cinsiyetsiz, metalaştırılmış personayı işaret ediyor. 2001 tarihli bu anarşizan metin hala çok yeni,çok genç!

berlin, 9 mayıs 1945. darısı başımıza.

türkiye'de biraların tadı son 1 yılda inanılmaz şekilde değişmedi mi? yoksa ben mi tat alma reseptörlerimle birlikte deliriyorum ?

frankfurt,2025.

burası batı şeria değil mecidiyeköy. israil sadece bir devlet değil, bir tutumun adıdır. iktidardaki tüm israillere karşı durmak onurlu bir hayatın, tutarlı bir fikrin, utanç duymadan nefes alabilmenin tek yolu.

1 mayıs’ın kutlu olsun, hesabını soracak dirayetimiz her geçen gün artsın abdurrahman kardeşim.

kıpkızıl bir serinlikle 1 mayıs’a günaydın.

türkiye’deki dizi oyuncuları/popüler kültür figürleri kadar nefret ettiğim bir güruh yok. paranızı üstünden kazandığınız gençler hapiste,ülkede herkes kelle koltukta sokakta. ÇIT YOK size saadetin, tekelleşmenin yolunu açan ayşe barım’a 30 yıl hapis cezası verilecek, kadın içeride hasta, ÇIT YOK.

rejimin yeni halleri: üniversite kapısında silahla polis nöbeti.

başka ülkelerde sendikalarla polis karşı karşıya gelir bizde polis öğrencilere karşı sendika koruyor pardon sendika demişim.

Esila bugün fenalaştı, tansiyonu yükseldi, kalbi sıkıştı, kustu, bilinç kaybı yaşadı ve tekerlekli sandalye ile acile kaldırıldı. Serum verildi. EKG ve EKO bakıldı. İlaç yazılıp cezaevine gönderildi. Bu kız katil değil, hırsız değil, dolandırıcı değil. ESİLA DERHAL SERBEST BIRAKILSIN!

sanırım hayatımda duyduğum en iyi 10 şeyden biri bu eser. kriz anlarında da muazzam bir destek sağlıyor anksiyeteyle zehirlenmiş zihnime youtu.be/lbb316gp78A?...

enkaz altında kalırsak interneti yine kapayacaklar.

akp iktidarı ve avaneleri şehirleri, halkını feda etmiş bir partidir. deprem toplama alanlarına avm yapan, gsm operatörlerine el koyup atıllaştıran halk düşmanlarıdır. her sarsıntı siyasidir, esen rüzgar siyasidir. bu iktidarları kaybedecek tek günümüz ve canımız kalmadı.

“ sev, gül, lenin’i oku”

akp’ye çok yakışan bir ece ayhan sözü var: “silgiler silerken silinirler de”

Gençler Galatasaray Lisesi'nde de susmuyor. Bugünden: "Tevfik Fikret'in öğrencileri susar mı sandınız?"

“hukuk devletin yaptığı şeydir” demişti selçuk kozağaçlı. şimdi devlet haksız tutsaklığını uzatmak için yeni hukuklar yaratıyor. ”hukuk devletiyiz” tarzı tüm eleştiriler uzun vadede iktidarların işine yarar,hukuk nesnel doğa kanunu değil, iktidarın yaptıklarını açıklama biçimlerindn sadece bi tanesi

islamcılık bir tutarlılık ideolojisi değil, bir hınç ve saldırı ideolojisidir. yolsuzluktan, kültürel değerlere her şey karşı tarafı, düşmanı, kafiri yıpratmak için kullanılır ve islamcı öznenin kendisini tarttığı herhangi bir etik ilke yoktur.

“A Curse Already Broken”