buraya kadarmış...

Anneler oğulları için öldürücü olabilirler. Erkekler politikanın ve gök tapıncının devasa yapısını anneye karşı inşa etmiştir. Anne, Freud'un kendisinde hadımlaştırılan ve hadım edilen "femala pupes'ı [ cinsel olgunluğa erişen kadının iki bacağının arası. ç. n.] gördüğü Medusa'dır. +

Önceleri varoluş olarak kabul edilen dünya vb., şimdiyse sadece görüntü olarak kabul edilmektedir; h a k i k a t e n v a r o l a n ise, daha ziyade içeriği Tanrılar, ruhlar, iblisler, iyi kötü varlıklar olan özüdür. Sadece bu ters dünya, özlerin dünyası gerçekten yaşamaktadır. +

günaydın...

Şöyle desem: Kırgınlık, kibir, anlayış, hoşgörü, nefret, kin, aşk, sevgi, sadakat, yeraltı, başkaldırı, bağ. Hepsini taşıyorum içimde. Herşeyim Ben. Ve: Kadın, erkek, cinsiyet, kimlik, kişilik, zaman duygusunu taşımıyorum içimde. Tamamen kimliksizim. Hiçbir şeyim Ben.

günaydın...

Kafasında, kalbinde ya da her ikisinde d e v l e t i n yer ettiği, devlet müptelası ya da d e v l e t - d i n d a r ı olan kişi politikacıdır ve sonsuza dek politikacı kalacaktır. Max Stirner, Biricik ve Mülkiyeti Norgunk, s. 211

günaydın...

Eser, bütünüyle doğanın şekillendirilmesi ve dönüştürülmesine ilişkin bir insani faaliyeti tanımlamak amacıyla burada en genel anlamıyla ele alınmış bir üretim kavramı çerçevesinde vücut bulmuştur. Feuerbach üzerine T e z l e r'de ilan edilen "praksisin antolojisi" nın sergilendiğini +

deniz gezmiş ile uzaktan yakından hiç alakası yok...

"Tanrı sevgidir! Bütün kuşaklar bütün zamanlarda bu sözü Hristiyanlığın odak noktası olarak almışlardır." Sevgi olan Tanrı sırnalık bir Tanrı'dır: dünyayı rahat bırakmaz, onu 𝘣𝘢𝘩𝘵𝘪𝘺𝘢𝘳 etmek ister. "Tanrı, insan oldu - insanları tanrısallaştırmak için." Tanrı her şeye burnunu sokar ve onsuz hiç +

günaydın...

Anneleri aşağılama var cinsiyetçi küfür var genelev emekçilerini aşağılama var ermeni kimliğini aşağılama var. var da var. insan ne kadar kompleksliyse, ettiği küfür de büyük oluyor...

günaydın...

... Çocuk yetişkini reddetmekle özgürdür; ancak bunu yapabilmek için yetişkin olmak, yani özgürlüğünü yitirmek zorunda kalır... Georges Bataille, Edebiyat ve Kötülük Ayrıntı, s. 40

Toplum, davranışlarından dolayı kendine kötü sonuçlar elde eden bireyin kararını kendine bırakıp bununla da onun özgür kararını tanırken, devlet de tam tersine, bireyin karar verme hakkını elinden alır ve bunun yerinde de sadece kendine yani devletin yasasına karar verme hakkı tanır; bu durumda da +

günaydın....

Hiç bir yasa bizi televizyon izlemeye, radyo dinlemeye, dergi okumaya zorlamaz. Yine de kitle eğlencesi, çoğumuzun bağımlı hale geldiği bir kaçış ve stres atma aracıdır. Herkes televizyonun kötülüğünden bahseder, ama yine hemen hemen herkes izlemeye devam eder. Birkaç kişi televizyon alışkanlığına +

Bilince ulaşan her şey, duyuların daemanikliği ile baştan şekillenmiştir. Akıl, bedenin tutsağıdır(*) Kusursuz nesnellik diye bir şey yoktur. Her düşünce bir parça duygusallık içerir. (*) Bence tam tersi: beden aklın tutsağıdır. bn. Camille Paglıa Cinsel Kimlikler Epos, s. 30

günaydın...

Kendi, sabit düşüncelerin ötesinde yüzeye çıkar ve belirginleşir, belirgenliştikçe de gerçekleşir. İnsan hiçleştikçe varlaşır, varlaştıkça sabit düşüncelerden arınır. Ben varım, çünkü hiçim. Ve ben herşeyin, çünkü hiçbir şeyim. Benim düşüncelerim an'a hitap eder; kalıcı da olsalar her zaman +

Luther ve Descartes uyum içinde bir araya getirilerek şöyle denildi: "Kim inanıyorsa, Tanrı'dır" ve "Düşünüyorum, öyleyse varım" (𝘤𝘰𝘨𝘪𝘵𝘰, 𝘦𝘳𝘨𝘰 𝘴𝘶𝘮). İnsanın cenneti 𝘥𝘶𝘴𝘶𝘯𝘮𝘦dir - tindir. Her şey insanın elinden alınabilir, düşünme ve inanç alınamaz. 𝘉𝘦𝘭𝘭𝘪 bir inanç, örneğin Zeus, Astarte, Yehova, +

günaydın...

günaydın sizi unuttum sanmayın çok işim var kafam dağınık görüşürüz...

+ Tarihte dinin içinden doğan ve dinle tamamen hesaplaştıktan sonra insanlıkla bütünleşen ahlaklılığın, bugün kendince bir din olmasını hiçbir şey engellemektedir. Çünkü din ile ahlak arasındaki fark, sadece insanlarla ilişkilerimizin insanüstü bir varlık aracılığıyla düzenlendiği ve +

Bacon, zihnin bilgideki görevini yalnızca düşünceye dalma olarak değil, Doğa'nın kontrolü olarak yorumlar. Bu yorum form-madde ayrımını es geçerek, uygun bilgi nesnesinin yeniden yapılanmasını gerektirmekteydi. Formlar - ki bunlar, ister Platon 'nun aşkın kendilikleri [entities], isterse +

Groteks gerçeklikte, yukarıdakinin itibarsızlaştırılması ve aşağı indirilmesinin biçimsel ve göreceli bir karakteri yoktur. Burada, "yukarı" ile "aşağı"nın mutlak ve tamamen topografik bir anlamı vardır. "Aşağı" dünyadır, "yukarı" ise sema. Dünya yiyip yutan bir öğedir (mezar, rahim); +

...Şüphe pratikte sarsıntı yaratacağından ve insana özgü bir nitelik olduğundan, bu şeyler onun erişemeyeceği "yükseklikte" kalırlar. Bunlardan kendini 𝘬𝘶𝘳𝘵𝘢𝘳𝘢𝘮𝘢𝘺𝘢𝘯, onlara - 𝘪𝘯𝘢𝘯𝘢𝘤𝘢𝘬𝘵𝚤𝘳; çünkü bir şeye inanmak, ona 𝘣𝘢𝘨𝚤𝘮𝘭𝚤 olmaktır. İnanç, Protestanlıkta içselleştirildiğinden, +

çok faşistsin...

Bir insan ne ise, şeylerle yapacağı da odur: "Dünya Sana, Senin ona baktığın gibi bakar."... Max Stirner, Biricik ve Mülkiyeti Norgunk, s. 306

# ErmeniSoykırımı#1915

+ "Bir değişiklik olarak tanrısal olanı, benliğimizin dışından içine alırsak ne kazanırız? 𝘉𝘪𝘻 içimizde olan 𝘴𝘦𝘺 𝘮𝘪𝘺𝘪𝘻?" * O günlerde, İnsanın trampetleri sürekli yeni fetihleri duyuruyordu. Her türden şey istif ediliyordu ve birey büyümekte olan + * Stirner, 𝘋𝘦𝘳 𝘌𝘪𝘯𝘻𝘪𝘨𝘦 𝘶𝘯𝘥 𝘴𝘦𝘪𝘯 𝘌𝘪𝘯𝘨𝘦𝘯𝘵𝘶𝘮, s. 35

+ Toplum, 𝘩𝘦𝘳 𝘣𝘪𝘳𝘦𝘺𝘪𝘯 kendi hakkını elde etmesini istiyor ama sadece toplumca tanınan hakkı, toplumun hakkını istiyor, gerçekten bireyin 𝘬𝘦𝘯𝘥𝘪 hakkını istemiyor. Ancak 𝘉𝘦𝘯, kendi erk yetkinliğime dayanarak Kendime hak veririm ya da alırım ve her türden üstün erke karşı asla tövbe etmeyen bir +

günaydın/ pari luys

...Sopanın dolaysızlığının ardında aile disiplini, ekmek ve şarab duyusallığının ardında Tanrı'nın özü, şatafat ve gösterişin ardında anavatan idealleri vardır. Sonlu yaşamlarımızı belirlemek için bilinci belirleyen ve böylece bizi hem zamanımızın ürünü hem de zamanımızın devamı 𝘪𝘤𝘪𝘯 ürün

1- Son zamanlarda en sık duyulan şey partiye bağlı kalma uyarısıdır, oysa partililer en çok partilileri küçümserler. İnsanlar mensup oldukları partiye her koşul altında bağlı kalmalı, onların esas ve temel ilkelerini kayıtsız şartsız benimsemeli ve temsil etmelidirler. Partilerdeki durum kapalı +

günaydın/ ndğa gatanan

1- Karşısında saygı ve hürmet duyduğunuz her şey "kutsal" adına layıktır; Siz de, ona el değdiremeyecek kadar "𝘬𝘶𝘵𝘴𝘢𝘭 𝘣𝘪𝘳 𝘬𝘰𝘳𝘬𝘶" hissettiğinizi öne sürüyorsunuz. Üstelik kutsal olmayanlar hakkında bile aynı şeyi söylemektesiniz (darağacı, suç, vb.). Kutsala dokunmaktan dehşete kapılırsınız. +

günaydın/ bunâ dimineate

Daha önce dünyayı seviyorum demiştim, şimdi de şunu ekliyorum: Ben dünyayı sevmiyorum, çünkü onu 𝘺𝘰𝘬 𝘦𝘥𝘪𝘺𝘰𝘳𝘶𝘮, tıpkı Kendimi yok ettiğim gibi: 𝘉𝘦𝘯 𝘥𝘶𝑛𝑦𝑎𝑦𝚤 𝑐𝑜𝑧𝑢𝑚𝑙𝑢𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚. Ben kendimi insanlara bir duyum aktarmakla sınırlandırmıyorum, muktedir olduğum tüm duygularıma hareket özgürlüğü tanıyorum. +

günaydın/ rojbaş

Hiç pusuda bekler. Ansızın çıkar karşımıza. Bazen güzel bir kadın gibi, çekici bir erkek gibi, bazen çirkin bir ruh gibi ve bizi şeytan çemberine kapatır. Bocalarız, tıkanırız, başımız döner, korkuya teslim oluruz, korkuyla en büyük mücadelemizi veririz: Yaşam mücadelesi. +

En son ve kesin karşıtlık Biricik ile Biricik arasındaki karşıtlıktır ve bu da aslında karşıtlığı aşar, ama geriye doğru giderek "bir olmaz", " birlik" olmaz. Senin biricik olarak başkasıyla ortak bir yanın yok artık ve bu nedenle de Seni ondan ayıracak ve ona düşman edecek bir şeyin de olamaz; +

günaydın/kalimera

1- Marx ile kapitalizmi savunan, acımasız teorisyenler arasında kardeşçe bir dayanışma sürmektedir. Ve bu Marx'da uzun süreli olan tek dayanışma duygusudur; sosyalizmin teorisyenlerine karşı genellikle hınçlı ve tahammülsüzdür. Bu nedenle, verimli ve verimsiz emek aeasındaki ayrım konusunda +

Hepimizin günahkar olduğu önermesini ileri süren dine karşılık, Ben başka bir önerme ileri sürüyorum: hepimiz tam yetkiniz! Çünkü biz her an, olabileceğimiz Herşeyiz ve asla daha fazla olmaya gereksinimin yok. Hiç kimsenin bir yüceyi tatmin etme gereksinimi duymadığı gün geldiğinde, +

günaydın/ pari luys

Hatay'da Arap Alevilerin malına çöküyorlar, tarlasına, bağına, bahçesine, evine, ne varsa ellerinden alıyorlar. Ses verin.

Devlet! Devlet! Buydu genel çağrı ve bundan böyle "en doğru devlet", en iyi anayasa, kısacası: En iyi biçimiyle bir devlet arayışı süregeldi. Devlet düşüncesi herkesin yüreğini cezbetti ve coşturdu; şu dünyevî Tanrı'ya hizmet etmek, buydu yeni ibadet ve diyanet. +